Babaların Çocukların Gelişimleri Üzerindeki Etkisi

25 Temmuz 2021 Pazar

Hiç yorum yok


 Anne- çocuk ilişkisinden farklı bir pencere açarak bugün sizinle baba-çocuk ilişkisini

konuşmak istiyorum. Doğduğumuz anda bize bakan bir diğer çift göz, babamızdı. İlk 3 yaş

çok hızlı geliştiğimiz bir dönem. 0-3 yaşları arasında, babaların çocuk bakımına katılması ve

çocukla yakın ilişki kurması çocuk gelişimi açısından çok önemlidir.

Çocuklara karşı sevgi, yakınlık ve sıcaklık göstermek, yani onlarla fiziksel yakınlık kurarak

öpmek, sarılmak, kucaklamak ve onlara sevildiklerini söylemek, çocukların sağlıklı gelişimleri

açısından çok önemlidir. Bunun yanı sıra çocuklarla kaliteli zaman geçirmek, onlarla

konuşmak, onları dinlemek anlamına gelir. Yapılan çalışmalar göstermiştir ki, ebeveynleri ile

daha fazla konuşan ve sohbet eden çocuklar, daha iyi dil ve kelime bilgisine sahiptirler (Farah

ve ark., 2008; O’Connor ve McCartney, 2007; NICHD, 2000). Babaların, küçük yaştan itibaren

çocuklarının bakımı konusunda sorumluluk üstlenmesi, baba-çocuk arasındaki duygusal bağı

kuvvetlendirerek onların bütünsel gelişimlerine katkıda bulunacaktır. Bulgular bize 0-3 yaş

çocuklarının babalarının fiziksel bakım uygulamakta yeterli sorumluluk üstlenmediklerini

göstermiştir. Bu bilgilerden sonuçta; babaların Tv, sosyal medya gibi birçok platformda

bilgilendirilmeli ve çocuklarının özbakımlarını yakından takip etmelilerdir.

Bahsetmek istediğim bir diğer konu da: Babalık İzni. Babalık izninin bilinmemesi ve

kullanılmayışının en büyük sebebi işyerlerinin bu izni vermemesidir. Yasal olarak Devlet

Memurları Kanunu’na göre baba olan kamu çalışanının babalık izin hakkı 10 gün iken, İşçi

Kanunu’na tabi olarak çalışan erkek babanın izin hakkı 5 gündür. Sözleşmeli Personel

Çalıştırılmasına İlişkin Esaslara göre eşi doğum yapan sözleşmeli çalışan 4/B’li personele

eşinin doğum yapması durumunda 2 gün babalık izni verilmektedir.

Finlandiya’nın babalar için izin süresi 6 ay, Norveç’in babalık izni 4 hafta ve İsveç’in her iki

ebeveyn için de izin sınırı 2 aydır. Diğer gelişmiş Avrupa ülkelerinde ise, (Belçika, Fransa,

Hollanda, Portekiz, İspanya ve Birleşik Krallık) 2-11 günlük babalık izni bulunmaktadır.

Babaların doğum sonrası yasal hakları olan babalık iznini kullanması, hem ev içi işlerin

paylaşımını sağlayarak toplumsal cinsiyet eşitsizliği yaratan kalıplaşmış davranış ve

düşünceleri değiştirmek, hem yeni doğum yapan anneye sosyal-duygusal destek vermek,

hem de çocukları ile erken dönemlerde olumlu bağ ve ilişki kurmasını sağlamak açısından

oldukça önemlidir (ILO, 2014). Babalık izni kullanan babaların çocuk bakımı konusunda daha

ilgili oldukları ve sorumluluk aldıkları ve bu babaların çocuklarının, uygulanan bilişsel ve zeka

testlerinde daha başarılı oldukları bulunmuştur (Huerta ve ark., 2013)




Kaynakça

Farah, M. J., Betancourt, L., Shera, D. M., Savage, J. H., Giannetta, J. M., Brodsky, N. L., Malmud, E. K., ve Hurt, H. (2008). Environmental stimulation, parental nurturance and cognitive development in humans. Developmental Science,11(5), 793-801.

Huerta, M. D. C., Adema, W., Baxter, J., Han, W. J., Lausten, M., Lee, R. ve Waldfogel, J. (2013). Fathers’ leave, fathers’ involvement and child development: Are they related? OECD Social, Employmentand Migration Working Papers, No. 140, OECD Publishing, Paris.

ILO (2014). Global Employment Trends 2014. Geneva: ILO.

NICHD Early Child Care Research Network. (2004). Fathers’ and mothers’ parenting behavior and beliefs as predictors of children’s social adjustment in the transition to school. Journal of Family Psychology, 18, 628–638.

O’Connor, E. ve McCartney, K. (2007). Attachment and cognitive skills: An investigation of mediating mechanisms. Journal of Applied Developmental Psychology,28(5), 458-476.

Devamını Oku

Lamb’ın Baba Katılımı Tipolojisi

10 Temmuz 2021 Cumartesi

Hiç yorum yok

 


 Çocukların sağlıklı bir şekilde yetişkin olabilmelerinde en büyük ve en önemli pay aileye düşmektedir.

Çocuğun gelişimsel döneminde aile tarafından yapılan doğru ve yanlışlar güçlü bir belirleyici olup,

çocuğun gelişimini ve hayatını doğrudan etkiler. Bu doğrultuda da anne- baba eğitim programları

oldukça önemlidir. Eğitim sürecinde istenen hedefe ulaşmaktaki en büyük engellerden biri  de

ailenin eğitim sürecine dahil olmamasıdır. Ebeveynlerin her biri çocuğun gelişimsel döneminde

yanında bulunup destek olmalıdır, ailede tek bir kişinin dahil olduğu süreçler sağlıklı şekilde

atlatılmamıştır. Bugün de kalıplarının büyük bir kısmının kırıldığını düşündüğüm baba- çocuk ilişkisi

konuşmak istiyorum. Geleneksel baba rolünde babanın sadece eve maddi açıdan destek olduğu ve

çocuklarla nadiren oyun oynadığı görülüyordu. Dünya’da ve Türkiye’de yapılan birçok araştırma

sonucunda da çocuğun gelişimi sürecinde babanın da anne kadar etkili olduğu görülmüştür. Özellikle

son 30-35 yıl öncesine değin çocuğun gelişiminde babanın varlığı ve etkisi hep dolaylı olarak

incelenmiş, dikkat hep anne çocuk ilişkisine yoğunlaşmıştır. 1980’li yılların ilk yarısından itibaren,

babanın çocuk gelişimi ve aile yaşantısındaki etkileri üzerine yapılan araştırmalarda artış gözlenmeye

başlanmıştır. Lamb’ın ortaya koyduğu Baba Katılımı Tipolojisi, babaların çocuğun gelişimi üzerindeki

etkilerini araştırmayı amaçlayan çalışmalara önemli bir teorik altyapı oluşturmuştur. Lamb, baba

katılımının üç önemli boyutunu belirtmiştir. Bunlardan birincisi, babalarla çocukların birlikte zaman

geçirmesini ifade eden etkileşim; ikincisi, babalar ve çocukların birlikte herhangi bir etkinlik

gerçekleştirmese bile, duygusal ve fiziksel yakınlık içerisinde olması ve babanın çocuğun önceliklerine

zaman ayırmasını ifade eden ulaşılabilirlik; üçüncüsü ise çocuğun mutluluğu ve sağlıklı gelişimi için

babanın sorumluluk üstlenmesi olarak ortaya konmuştur (Ho ve Lamb, 1987; Koçak, 2004). Babalar

için hazırlanmış programların etkileri incelendiğinde, çocukların yetiştirilmesinde babaların olumlu

etkilerinin olduğu, bu programlara katılan babaların çocukları ile olan ilişkilerinde olumlu gelişmeler

olduğu ve kendi babalarının onlara gösterdiği ilgiden daha fazlasını çocukları için gösterme

konusunda istekli oldukları belirlenmiştir (AÇEV, 2017; Cowan ve Bornstein, 1988; McBride ve

McBride, 1990, Uzun 2016).

Adler de ebeveynlerin çocuklarıyla olan ilişkileri, çocuğun kişilik özelliklerinin belirlenmesinde büyük

bir rol aldığını belirtmiştir. Yapılan birçok araştırmaya göre anne-babanın çocuğun gelişimi üzerine

aldığı eğitimlerin ebeveyn- çocuk üzerinde olumlu yönde etki ettiği belirlenmiştir. . Ancak çocuk

bakımı ve eğitimi denildiğinde ilk akla gelen kişi annedir. AÇEV 2017 yılında yapmış olduğu araştırma

sonucunda araştırmaya katılan babaların büyük çoğunluğunun (%91.0) çocuk bakımında birincil

sorumluluğun annede olduğunu düşündüklerini belirtmiştir. Fakat 21. yüz yıldaki sosyal ve ekonomik

gelişmeler sonucunda aile içindeki anne ve babanın rollerinde değişiklik olmasına neden olmuştur.

Kadının iş hayatındaki yerinin artması, bebeğin doğumundan kısa bir süre sonra annenin çalışma

hayatına geri dönmesi babayı çocuğun yaşamında önemli bir konuma getirmiştir (Ekşi, 1990). Ev işleri

ve çocuk bakım konusunda sadece kadın veya anneler yerine eşler/babalarda görevleri üstlenmeye,

dolayısı ile kadın erkek eşitliği algısı toplumlarda yaygınlaşmaya başlamıştır (Coltrane,1995). Buradan

hareketle çocuk bakımında anne ve baba rollerine geleneksel bakış açısından sıyrılarak yeniden

tanımlanması gerekliliği ortaya çıkmıştır.

Çocuğun ilk yıllarında babasıyla kurduğu iletişim çocuğun zihinsel işlevlerini, kişilik özelliklerini ve

cinsel kimliğini etkilediği ortaya çıkmıştır. Çocuğun babasıyla beslenme, oyun vb. konularda kurduğu

iletişim ve etkileşimle beraber çocuğun zeka gelişimiyle birebir paralel olduğu ve babanın çok önemli

rolü olduğu belirtilmiştir.


Kaynakça

AÇEV (2017). Türkiye’de ilgili babalık ve belirleyicileri özet araştırma raporu. İstanbul, Taymaz

Matbaacılık.

Coltrane, S. (1995). The future of fatherhood: Social, demographic and economic influence on men’s

family involvement. (Ed: W. Marsiglio, Fatherhood contemporary theory, research and social policy.

California Sage:Thousand Oaks.

Cowan, C.P. and Bronstein, P. (1988) Father’s roles in the family, implications for research. New York:

A Wiley Interscience publication.

Ekşi, A. (1990). Çocuk, genç, ve anababalar. İstanbul: Bilgi yayınevi.

Mc Bride, B.A. & Mc Bride, R.J. (1990). Rethinking the role of fathers: Meeting their needs through support programs. Illinois Teacher. 33; 89-93.

Devamını Oku